6 Ağu 2015

Bielefeld'den notlar


Bu şehirde yaklaşık 1 ay geçirdim.İnsanları da kendisi de çok tatlı bir şehir.Bizim kızlar topuklu giyeceğim ay şu elbiseyle gideyim derken üniversiteyi podyuma çevirirken Bielefeld üniversitesinde gayet mütevazi gayet rahat jean ve nikelarla gezebilirsiniz.Kimsenin sizin ne giydiğinizle ya da nasıl göründüğünüzle ilgisi yok.Herkes işinde gücünde :D

Üniversitede ilgi çekici şeylerden biri Frauen Otopark 'tı. Kadınlar için ayrılmış otopark.Bir katı kadınlara vermişler.Bu bir hakaret mi yoksa bir iltifat mı pek anlamasam da pek hoşuma gittiği söylenemez.Sanki kadınlar kötü park ediyormuş gibi (!)

Çarşıda bir de Nicola Kirsche var ki vaizi gidip dinleyesiniz geliyor :D Çok kibar ve gelenleri tanıyan türden.Tek amacım biraz Almanca duymaktı.Tabii bununla kalmadım vaiz ya da papaz bilmiyorum yanıma geldi el sıkıştık ve bana nasıl olduğumu sordu.Kısa bir muhabbet bile ettik.Böyle tatlı böyle kibar :D

Yine bir gün çarşıda gezerken bir teyze yaklaştı yanıma.Türk müsün? diye sordu.Evet dedim.Kahverengi saçlarımdan da belli olduğu üzere.Bana yardım eder misin? dedi. Ederim buyrun dedim.Bana telefonunu verdi şu numaraya mesaj yazabilir misin dedi.
Aldım telefonu elime.Başladı teyze saydırmaya."Ulan gerizekalı nerdesin? ne diyeceğim ben babana. Aptal kafalı bir daha dışarı çıkmak yok manyak çabuk buraya gel!" yazarken gülmemek için kendimi zor tuttum.Mesajı gönderdim ve teyzeyle vedalaştım :D

Hani dedim ya kimse kimsenin ne giyindiği ya giyinmediğiyle ilgilenmiyor diye.Alman kızları da zaten sarı.Çoğu bacak kıllarını bile almıyor.Sarı sarı takılıyorlar.O derece rahat!

Jahnplatz'da Stadttheater görülmesi gereken ve hatta içine girilip bir oyun izlenmesi gereken yerlerden.

Jana isimli bir Almanla tanıştım.Türkle nişanlı.Ailesi karşı.Ama o mutlu:/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder